ATATüRK KüLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU
TÜRK DİL KURUMU YAYıNLARı: 853

ZEYNEP KORKMAZ
ARMAGANI

Ankara, 2004
ESKİ ANADOLU TÜRKÇESİNDE
Kİ'sİ DÜŞMÜŞ BİRLEŞİK CÜMLELER ÜZERİNE

Şükrü Halük AKALIN

O. Giriş
Türkçenin tarihi gelişimi içerisinde, ilk örneklerini Uygur yazı dili
döneminde kim soru zamiri ile kurulan cümle olarak (Tekin 1992; 103-

112) gördüğümüz ki'li birleşik cümlelerin, izleyen tarihi dönemlere ait
metinlerde, Eski Anadolu Türkçesi ve özellikle Osmanlı Türkçesi metinlerinde,
bolca kullanıldığını bilmekteyiz. Yabancı dillerin etkisi ile kullanmaya
başladığımız bu cümle türü, anılan tarihi lehçelerdeki yoğunlukta
olmasa da, günümüzde kullanılırlığını sürdürmektedir. Ki'li birleşik cümleler
ve ki üzerine bugüne kadar çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Bu konuda
en kapsamlı ve mükemmel çalışma Mertol Tulum'un basılmamış doçentlik
çalışmasıdır', Prof. Dr. Zeynep Korkmaz da, bir yazısında ki'nin bağlama
ve şüphe bildirme işlevlerinde kullanılışı sırasında görülen yapı ve
görevayrılığına değinmiştir',
Bugüne kadar yapılan çalışmalarda çeşitli boyutlarıyla ele alınan
ki'li birleşik cümlelere bu çalışmada değinilmeyecektir. Bu yazıda Eski
Anadolu Türkçesi dönemi metinlerinde rastladığımız, ki bağlacını taşımayan
ancak yapı bakımından ki'li birleşik cümle yapısında olan cümleler
incelenecek, bu cümleler ki'li birleşik cümleler ile karşılaştınlacaktır.
1. Ki'si düşmüş birleşik cümleler
Bir ana cümle ile bir yardımcı cümlenin ki bağlacı olmadan bir
araya gelerek oluşturduğu ve ki'li birleşik cümlelerde olduğu gibi bir anlam
ilişkisi gösterdiği cümleleri ki'si düşmüş birleşik cümleler olarak adı.
Mertol Tuluın, "Ma'arif-name, Metin ve Ki'li Birleşik Cümleler Üzerine Bir İnceleme", Basılmamış
doçentlik tezi, İstanbul, 1978.
2. Zeynep Korkmaz, "Türkiye Türkçesinin ki Bağlama ve Şüphe Edatları Arasındaki Yapı ve Görev
Ayrılığı", Necati Lugal Armağanı, TTK yayını, Ankara, 1968, s. 389-395.
51
landınyoruz. Tıpkı ki'li birleşik cümlelerde olduğu gibi bu cümlelerde de
ana cümle çoğunlukla yardımcı cümleden önce gelmekte, yardımcı cümle
ana cümleye herhangi bir öge olarak katılabilmekte veya ana cümledeki
bir ögenin niteleyicisi, tamamlayıcısı olabilmektedir. Ki bağlacı olmasa
bile ana cümle ile yardımcı cümle birbirini bütünleyen ilişki içerisindedir.
Bu cümleleri birbirinden ayrı düşünmek anlamı bozar. Ana cümle ile
yardımcı cümle arasında bir bağlaç varmış gibi düşünmeli, bu cümleler
ona göre değerlendirilmelidir.
Bu çalışmamızda ki'si düşmüş birleşik cümleleri karşılaştırmalı
yöntemle incelemeye çalışacağız. Örnek cümle veya cümleler bir bütün
halinde verildikten sonra ki'si düşmüş birleşik cümle ayrı olarak ele alınacak,
cümlenin ki'li yapısı ortaya konulmaya çalışılacak ve günümüz Türkçesindeki
anlamı tırnak içerisinde belirtilecektir.
Ki'si düşmüş birleşik cümlelere genel bir örnek olması bakımından
bir cümleyi ele alarak inceleyelim:
(1) Girüp hücreye gôrdi kız anda yox
(2) Sanasın yüregine doxındı ox (Dilçin 1991: 365)
Bu örnekte iki birleşik cümle bulunmaktadır. Her iki cümle de
ki'si düşmüş birleşik cümledir.
1.1. Girüp hücreye gördi p kız anda yox
'Hücreye girip kızın orada olmadığını gördü.'
2.1. Sanasın p yüreginedoxındı ox
'Yüreğine ok dokundu sanırsın.' .1
Her iki cümleyi birlikte alarak cümleleri basit cümle yapısında
günümüz Türkçesine aktarabiliriz. Çünkü cümleler arasında alt alta bağlantı
söz konusudur. İlk cümlede gerçekleşen olaylar sonucunda ikinci
cümledeki yargı ortaya çıkmıştır:
'Hücreye girip kızın orada olmadığını görünce sanki yüreğine bir
ok saplandı.'
1.1. ve 2.1. sayılı cümlelerde bu anlatımın ortaya çıkması, söz konusu
cümlelerin ki'li birleşik cümle yapısında olmasından kaynaklanmaktadır.
Yapı, ki'li birleşik cümle yapısıdır, ancak cümleler arasında bağlaç
görevinde kullanılan bir ki yoktur.
1.1. cümlesinde üzerinde ayrıca durulması gereken bir başka
özellik daha vardır. Bu cümledeki 'gördi pikimiki' kalıbı, Eski Anadolu
Türkçesi metinlerinde sık rastlanan bir cümle kalıbıdır. Bu tür cümlelerde
52
kim/ki'den önce gelen gör- fiili çoğunlukla belirli geçmiş zaman çekimindedir.
Ana cümlenin yüklemi ise genellikle geniş zaman ile çekimlerımiştir.
Bu cümlelerde genellikle ki'li birleşik cümleden sonra bir cümle anlamı
tamamlamak üzere gelmektedir. Bir başka yazımızda ele alacağımız
gördi kim/ki kalıbıyla kurulu cümlelerde yapı değil, ama anlam bir başka
cümleye ihtiyaç duymaktadır. Burada ki'nin kullanılmaması hiçbir şeyi
değiştirmemektedir,Anlamın bütünlenebilmesi için bu cümlenin ardından
gelen ikinci bir cümle kullanılmıştır. 1.1. ve 2.1. sayılı cümlelerde yapı
bakımından birleşiklik değil, anlam bakımından bir birleşiklik. hatta bir
bütünlük vardır. Eski Anadolu Türkçesi metinlerinde gördi kim/ki kalıbıyla
kurulu cümlelerde bu durumu açıkça görmekteyiz:
(3) Gördiler kim bir yiğit içinde zebun olmış yatur, (4) taşra getürdiler.
(Akalın 1988: 4)
'İçinde bir yiğidin zebun olup yattığını gördüler, (yiğidi) dışarı çıkardılar.
' '
Nukarıda bir ki'li birleşik cümle ve onun ardından gelen bir basit
cümle bulunmaktadır. Yapı bakımından iki ayn cümle olarak görünen bu
cümleler sıralı birleşik cümle oluşturmaktadır.Bu cümlelerin derin yapısı
şu şekildedir:
3.1. Bir yiğit içinde zebun olmuş.
3.2. /Yiğit bu şekilde/ Yatıyor.
3.3. /Bu durumu/ Gördüler.
4.1. /Yiğidi/ Dışarı çıkardılar.
Metin bağlamı içerisinde burada anlatılmakta olan olay; denizde
bulunan bir sandığın açılması,içinde yaralı durumda yatmakta olan bir yiğidin
görülmesi ve onun sandıktan dışarı çıkarılmasıdır.Bu ön bilgi sayesinde
olayakışı içerisinde birbirini izleyen hareketleri ve aralarındaki
bağlantıyı kavramak mümkün olmaktadır.Derin yapıda 4.1. olarak gösterdiğimiz
cümle, yapı bakımından bağımsız bir cümle olarak görünse de anlam
bakımından 3.1., 3.2. ve 3.3. sayılı cümlelerle bir anlam bütünü oluşturur.
Anlam bütünlüğü zaman ilişkisi ile sağlanmaktadır. Bu ilişkiyi göz
önüne alarak, bir adım daha ileri gidip 2 numaralı örnek cümleyi şu şekilde
günümüz Türkçesine aktarmak da mümkündür:
'İçinde bir yiğidin zebun olup yattığını görünce (yiğidi) dışarı çıkardılar.'
(1) ve (3) örnekleri arasında yapı bakımından benzerlikler bulunmaktadır.
Her iki cümlede de ana cümle yardımcı cümleden önce gelmek-
53
tedir, her iki cümledeki ana cümle yüklemi gör- fiilidir ve belirli geçmiş
zaman çekimi kullanılmıştır, her iki cümle de birleşik cümledir.
(1) Girüp hücreye gördi kız anda yox
AC YC
(3) Gördiler kim bir yiğit içinde zebun olmış yatur
AC B YC
(1)'de ana cümle girüp hücreye gördi şeklindedir. Yardımcı cümle
ise kız anda yox'tur. Yardımcı cümle, ana cümleye doğrudan doğruya
nesne ögesi olarak katılmaktadır. Bu katılmayı sağlayan sıfır değerdeki
bağlaçtır',
(2) sayılı cümle için de bir karşılaştırma yapalım:
(2) Sanasm yüregine doxındı ox
AC YC
(5) Sanasm ki kopdı kıyamet güni (Dilçin 1991: 247)
AC B YC
Yukarıdaki iki cümlede de ana cümle yardımcı cümleden önce
gelmektedir, her iki cümlede de ana cümle yüklemi san- fiilidir' ve istek
kipi çekimi kullanılmıştır, her iki cümle de birleşik cümledir.
Hemen hemen aym özellikleri taşıyan bu cümleler arasındaki en
önemli farklılık (1) ve (2) sayılı örneklerin ki bağlacı almadan, (3) ve (5)
sayılı örneklerin ise ki bağlacı alarak birleşiklik oluşturmalarıdır. (1) ve
(2) sayılı örneklerde ki bağlacı olmamasına rağmen tamamen ki'li birleşik
cümle yapısında bir birleşik cümle kurulmuştur. İşte bu cümleleri ki'sj
düşmüş birleşik cümle olarak adlandırmaktayız.
Dönemin çeşitli eserlerinde belirlediğimiz diğer örnekleri Türkiye
Türkçesine dönüştürülmüş şekilleriyle ve yapı özellikleriyle birlikte ele
alıyoruz.
(6) Ya İdrts eger dilersefi ~ ölen oglun gine diri ola, Allah'a çok
tesbfh eyle. (Cemiloğlu 1994: 138)
'Ya İdris, eğer ölen oğlunun yine diri olmasım dilersen Allah'a
çok tespih eyle.'
3. Bu örnekte 'hücreye girüp' zarf grubunun yardımcı cümleye ait olup olmadığı düşüncesi akla gelebilir.
Ancak, bu kelime grubunun ana cümle yükleminin zarfı olduğu dikkate alınırsa bunun ana
cümleye dilıil olduğu görülecektir.
4. M. Koç, san- ile kurulmuş birleşik cümleleri incelediği makalesinde ki bağlacı kullanılmadan da
birleşik cümle kurulabildiğiniiki örnek cümle ile (s. 183) belirtir: Mustafa Koç, "Ana Cümle Yüklemi
'Sanmak' FiiI1i Birleşik Cümleler", ilmı Araştırmalar, İlim Yayma Cemiyeti yayını, S. 8, İstanbul,
1999, s.I77-187.
54
Şartlı birleşik cümle yapısındaki bu örnekte şart cümlesi iki ayn
cümleden oluşmuştur. Bu örnekteki cümleler:
6.1. Eger dilersen ~ ölen oglun gine diri ola
6.2. Allah'a çok tesbfh eyle
şeklindedir. 6.1. şart cümlesidir, 6.2., cümledeki şartın sonucunu
(cezasını) bildirmektedir. Ancak 6.1.'deki cümlede ki bağlacı kullanılmamasına
rağmen ki'li birleşik cümle yapısı dikkat çekmektedir. Bu cümlede
de ana cümle yardımcı cümleden önce gelmiştir:
6.1. Eger dilerserı ~ ölen oglurı gine diri ola
AC YC
Bilindiği gibi şartlı birleşik cümlelerde şart cümlesi ana cümleden
önce gelir. Ancak burada şart cümlesi içerisinde bir devriklik söz konusudur.
Cümlede ~ değerindeki bağlaçtan sonra gelen cümle şart cümlesine
nesne olarak katılmaktadır. Bu durumda cümle şu şekilde dönüştürülebilir.
," 6.1.1. 'Eğer ölen oğlunun gene diri olmasını dilersen...'
Ancak yardımcıcümlenin 'diye' aracılığıyla da şart cümlesine katılması
mümkündür:
6.1.2. 'Eğer ölen oğlun gene diri olsun diye dilersen...'
Her iki şekil de şart cümlesinin ki'si düşmüş birleşik cümle yapısından
dönüştürülmüş şekillerdir,
Aşağıdaki örnek de benzer yapıdadır:
(7) Nite eger dilersen ~ kızıl şôhı mat diyesin, köşede oturan kara
roh ile kızıl şôha şah diyesin... (ŞK: 120)
'Eğer kızıl şaha mat demek dilersen, köşede oturan siyah taş ile
kızıl şaha şah de...'
Eski Anadolu Türkçesi metinlerinde sıkça görülen bir ki'li birleşik
cümle yapısı didi kilkim... kalıbındakilerdir:
(8) Nakkaş dönüben didi kim iy vezir
Girü sözlerün yüregümi kazır (Dilçin 1991: 374)
'Nakkaş dönüp "Ey vezir, yine sözlerin yüreğimi kazır" dedi.'
(9) Dahı didi kim siz dilenüz anı (Dilçin 1991: 221)
'Ve "Siz onu dileyirıiz" dedi.'
Yukarıdaiç içe birleşik cümlelerin bir türü görülmektedir. Konuşma
cümlesi nakil cümlesi olarak ana cümleye katılmaktadır.Bu bağlantıyı
ki/kim bağlacı sağlamaktadır. Bu cümle türü Eski Anadolu Türkçesi
55
metinlerinde kilkim bağlacı olmadan da karşımıza çıkmaktadır:
(10) Didi f/J ölme sabr kıl f/J bir gün vefa idem sana. (Tarlan 1968: 9)
'Ölme, bir gün sana vefa ederim, sabret, dedi.'
(11) Düzetdi didi f/J kalanın sen eyit (Dilçin 1991: 218)
'Düzeltti, geri kalanını sen söyle dedi.'
8. ve 9. örnekler göz önüne alındığında, 10. ve 11. örneklerde
kilkim bağlacının düşürüldüğü görülecektir. Ancak, bu yapıdaki cümleleri
birer devrik cümle olarak adlandırmakda mümkündür. Örnekler düz cümle
durumuna getirildiğindeiç içe birleşik cümle yapısı karşımıza çıkar:
10.1 "Ölme sabr kıl bir gün vefa idem sana" didi.
11.1 Düzetdi "Kalanın sen eyit" didi
Biz yine de 10. ve 11. örneklerde ki'si düşmüş birleşik cümle yapısı
bulunduğu görüşündeyiz.
2. Yardımcı cümle ile ana cümle arasındaki ilişkiye göre değerlendirme:
Yaptığımız tarama çalışması sonucunda elde ettiğimiz ki'si düşmüş
birleşik cümle örneklerini yapılarınave yüklernlerine göre benzerliklerini
göz önüne alarak sunuyoruz.
2.1. Yardımcı cümlenin ana cümleye özne olarak katıldığı örnekler:
(12) Meseldür f/J taş olur yirinde agır (Dilçin 1991: 240)
'Taş yerinde ağır olur (sözü) meseldir.' .i
(13) Bu mesel zôhirmeseldür f/J görini gelmez kaza. (Tarlan 1968: 10)
'Kaza görünerek gelmez meseli zahir meseldir.'
Yardımcı cümlenin ana cümleye özne olarak katıldığı veya ana
cümle öznesini nitelediği bu örneklerde iki cümle arasında bir açıklama
bağı olduğu da düşünülebilir. Günümüzde iki nokta (:) ile bu şekilde cümleler
arasında anlam bağı kurulmaktadır.Bu cümleleri .
*Meseldir: Taş yerinde ağır olur.
13.1. *Meseldir: Kaza görünerek gelmez.
şekillerinde dönüştürmek de mümkündür. Ancak, gerek söz dizimi
özellikleri, gerek anlam bağı sebebiyle bunların ki'si düşmüş birleşik
cümleler olarak da değerlendirilebileceği görüşündeyiz. Nitekim, döne-·
min metinlerinde bu ifadenin ki'li birleşik cümle yapısında gördüğümüz
pek çok örneği vardır. Bunlara bir örnek vermekle yetineceğiz:
56
(14) Meseldür ki kendü düşen aglamaz (Dilçin 1991: 243)
'Kendi düşen ağlamaz meseldir.'
2.2. Yardımcı cümlenin ana cümleye nesne olarak katıldığı örnekler:
Ki'si düşmüş birleşik cümlelerde yardımcı cümlenin ana cümleye
nesne olarak katılışı veya ana cümlenin nesnesini niteleyişi ile ilgili pek
çok örneğe rastlıyoruz. Bu cümlelerde ana cümle yükleminde kullanılan
fıillerin başında bil-, gôr-, buyur-, dile- gibi çeşitli fiiller gelmektedir.
Aşağıdaki birkaç cümle, ki'si düşmüş birleşik cümlelere örnek olmak üzere
Türkiye Türkçesine dönüştürülmüş şekilleriyle birlikte verilmiştir:
(15) Bayık bildi p döndermeyiser yüzin (Dilçin 1991: 369)
'Yüzünü döndürmeyeceğinikesinlikle bildi.'
(16) Bilimezvenin p n' oldı kız u Süheyl (Dilçin 1991: 376)
'Kızın ve Süheyl'in ne olduğunu bilernem.' "
(7) Ne bilem pikisine nitdi felek (Dilçin 1991: 377)
'İkisine feleğin ne ettiğini ne bileyirn.'
(18) Velf bellü bildüm p bular bunda yoh (Dilçin 1991: 377)
'Ama bunların burada olmadığını apaçık bildim.'
(19) Bayık bildüm p ayruhsı olmış bu iş (Dilçin 1991: 383)
'Bu işin başka türlü olduğunu kesinlikle bildirn.'
(20) Bildüm p senün Tanrın hakk-ımiş... (Cemiloğlu 1994: 154)
'Senin Tanrı'nın hak olduğunu bildim...'
\ (21) ... gördi p bir şir gelür (pf bir pfl kadar var. (Akalın 1987: 246)
,... til kadar bir aslanın geldiğini gördü.'
(22) Gördi p bir ulu gemi durur. (Akalın 1990: 55)
'Bir büyük gemi olduğunu gördü.'
(23) Gördi p ardından kôfirler dahı yitiştiler.... (AkaIın 1990: 229)
'Ardından küfirlerin de yetiştiğini gördü... '
(24) Görür p oglı nakkôş ile oturur (Dilçin 1991: 237)
'Oğlunun nakkaş ile oturduğunu görür.'
Buyur- fiiliyle kurulan cüm1elerin dönüştürülmesi ise iki şekilde
de olabilir. Bu cümlelerde yardımcı cümle ana cümlenin doğrudan nesne-
5. Bu cümlede ki bağlacı iki ayn yerde düşmüştür. Aynca 31 sayılı örneğe bakınız.
57
sini oluşturabileceği gibi, yardımcı cümle bir iç cümle olarak ana cümle
yüklemine bağlanabilir. Bu durumda dönüştürülmüş şekil, bir iç içe birleşik
cümledir ve yardımcı cümle ana cümleye zarf tümleci olarak katılır:
(25) Buyuram t/J sana bir iş ey/eye/er (Dilçin 1991: 383)
'Sana bir iş etmelerini buyurayım.'
'Sana bir iş etsinler diye buyurayım.'
(26) Andan HakTa'dlaŞft'e buyurdi (JKabil' i öldüre. (Cemiloğlu 1994: 137)
'Sonra Hak Taala Şit'e Kabil'i öldürmesini buyurdu.'
'Sonra Hak Taala Şit'e Kabil'i öldür diye buyurdu.'
2.3. Yardımcı cümlenin ana cümleye zarf tümleci olarak katıldığı
örnekler:
Yardımcıcümlenin ana cümleye zarf tümleci olarak katıldığı ki'si
düşmüş birleşik cümlelerin dönüştürülmüş şekilleri yapı bakımından basit
veya iç içe birleşik cümle olarak karşımıza çıkmaktadır.
(27) Bir gün durdı, 'Üzeyr bagına vardı t/J incir dire (Cemiloğlu
1994:228)
'Bir gün kalktı, incir toplamak için Üzeyir'in bağına gitti.'
Ana cümle yüklemi vardı yardımcı cümle yüklemi ise dire' dir:
27.1. ...'Üzeyr bagına vardı t/J incir dire (Cemiloğlu 1994: 228)
,...incir toplamak için Üzeyir'in bağına gitti.'
Aşağıdaki örneklerde ise yardımcı cümle ana cümleye zarf tümleci
olarak katılmaktadır. Cümlelerin Türkiye Türkçesine dönüştürülmüşşekilleri
de yapı bakımından iç içe birleşik cümledir:
(28) Ammapôdişôlı em'rey/edi t/J herkes bu/ındugı yirde turup teprenmeye/
er. (İnalcık-Oğuz 1989: 21)
'Ama padişah herkes bulunduğu yerde kalkıp kımıldanmasın diye
emretti.'
(29) Andan emr ey/edi t/J Turhan Big ge/sün. (İnalcık-Oğuz 1989: 14)
'Sonra Turhan Bey gelsin diye emretti.'
(30) Soravuz t/J şol süret kimürıdür digil (Dilçin 1991: 233)
'Şu suret kimindir, de diye soralım.'
2.4. Yardımcı cümlenin ana cümleye bir öge niteleyicisi olarak
katıldığı örnekler:
Tıpkı ki'li birleşik cümlelerde olduğu gibi ki'si düşmüş birleşik
58
cümlelerde de yardımcı cümle ana cümleye bir ögenin niteleyicisi olarak
katılabilmektedir.
Aşağıdaki örnekte yardımcı cümle, ana cümlenin öznesini nitelemektedir:
(31) ...bir şir gelür ~ bir pil kadar var. (Akalın 1987: 246)
,... fıl kadar bir aslan gelir... '
Şu örnekte ise yardımcı cümle ana cümledeki dolaylı tümlecin niteleyicisi
görevindedir:
(32) Hay! ola şol yigide ~ delü olmış (Akalm 1987: 49)
'Deli olmuş şu yiğide hayf olsun.'
Aşağıdaki örnekte ise yardımcı cümle, ana cümlenin yüklemini
nitelemektedir. Daha doğru bir söyleyişle yardımcı cümle,bir isim cümlesi
olan ana cümlenin yüklemine katılmaktadır:
"
(33) Sakındugum ol idi ~ görmeyesin
Gôrüp afla gÖfllüfli virmeyesin (Dilçin 1991: 230)
'Sakındığım (onu) görmemen, görüp ona gönlünü vermemen idi.'
3. Sonuç:
Bir makale boyutunda ve sınırlı sayıda örnekle ele aldığımız ki 'si
düşmüş birleşik cümleler Eski Anadolu Türkçesi metinlerinde kullanılan
ve cümle incelemelerinde üzerinde durulması gereken bir cümle türü olarak
karşımıza çıkmaktadır.Esas olarak, bu tür cümlelerin yapı ve söz dizimi
özellikleri bakımmdan ki'li birleşik cümlelerden önemli bir farkı
yoktur. Dikkati çeken tek özellik, ki bağlacı kullanılmadan birleşik cümle
oluşturulmasıdır.Bu cümleler aslında ki'siz ki' li birleşik cümlelerdir. Söz
konusu cümlelere ki'siz birleşik cümle de denilebilir; ancak bu terim ki
bağlacı ile kurulmayan her birleşikcümleyi karşılayabildiğiiçin ki'si düşmüş
birleşik cümle terimini kullanmanın uygun olacağı görüşündeyiz",
Söz dizimi çalışmalarındabu cümleler yine ki'li birleşikcümleler ana başlığı
altında bir alt başlık olarak incelenmelidir.
Günümüz Türkçesinde de benzer bazı örneklerini gördüğümüz'
bu cümle türünün daha bol örnekle ve daha ayrıntılı olarak araştırılması,
6. Günümüz Türkçesindeki örnekleri R. Şimşek 'Bağlaçsız İlgi Tümcesi' başlığı altında ele almıştır,
bk, Rasim Şimşek, Örneklerle Türkçe Sôzdizimi, Trabzon, 1987, s. 313-314.
7. 'Sanınm yolu bulamayacağım', 'Korkarım eve geç kalacağım', 'Umarım yann okula gehrsin' gibi
cümleler de günümüzdeki ki'si düşmüş birleşik cümlelere birer örnektir. Yabancı dillerin etkisiyle
dilimizde kullanılan bu yapı, ilk örneklerini Eski Anadolu Türkçesinde gördüğümüz ve yazımızda
değindiğimiz cümlelerden farksızdır.
59
kullanılan fiiller göz önünde bulundurularak bu cümlelerin kalıplaşmanın
sonucunda ortaya çıkıp çıkmadığının belirlenmesi ve diğer özelliklerinin
ortaya konulması, Eski Anadolu Türkçesi söz dizimi çalışmaları açısından
son derece yararlı olacaktır.
KlSALTMALAR VE KAYNAKÇA
ACAna Cümle
Akalın, Şükrü Halük (1987), Ebü'l-Hayr-ı Rümi, Saltuk-name I, Ankara:
Kültür ve Turizm Bakanlığı yayım
Akalın, Şükrü Haluk (1988), Ebü'l-Hayr-ı Rumf, Saltuk-name II, İstanbul:
Kültür ve Turizm Bakanlığı yayını
Akalın, Şükrü Haluk (1990), Ebii' I-Hayr-ı Rümt, Saltuk-name III, Ankara:
Kültür Bakanlığı yayını
B Bağlaç
Banguoğlu, Talısin (1974), Türkçenin Grameri, İstanbul
Bilgegil, Kaya (1964), Türkçe Dilbilgisi, Ankara
Cemiloğlu, İsmet (1994),14. YüzyılaAit Bir Kısas-ı Enbiya Nüshası Üzerinde
Sentaks İncelemesi, Ankara: TDK yayım
Dilçin, Cem (1991), Mes'Ud bin Ahmed, Süheyl ü Nev-bahar, Ankara:
AKDTYK Atatürk Kültür Merkezi yayım
İnalcık, Halil-Oğuz, Mevlüd (1989), Gazavôt-ı Sultan Murôd b. Mehemmed
Han, Ankara: Türk Tarih Kurumu yayını
Koç, Mustafa (1999), "Ana Cümle Yüklemi 'Sanmak' Fiilli Birleşik
Cümleler", Ilmi Araştırmalar, İstanbul: him Yayma Cemiyeti y~yım,
S. 8, s.177-187,
Korkmaz, Zeynep (1968), "Türkiye Türkçesinin ki Bağlama ve Şüphe
Edatları Arasındaki Yapı ve Görev Aynlığı", Necati Lugal Armağanı,
Ankara: TIK yayım, s. 389-395
Şimşek, Rasim (1987), Örneklerle Türkçe Sôzdizimi, Trabzon
Tarlan, Ali Nihat (1968), za« Divônı, C. i, İstanbul: tü. Edebiyat Fakültesi
yayını
Tekin, Şinasi (1992), "Eski Türkçe", Türk Dünyası El Kitabı, c. 2, (Seri I),
s. 69- 119), Ankara: Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü yayım.
Tulum, Mertol (1978), "Ma'arif-name, Metin ve Ki'li Birleşik Cümleler
Üzerine Bir İnceleme" İstanbul: Basılmamışdoçentlik tezi.
YC Yardımcı Cümle.
60

http://turkoloji.cu.edu.tr/ESKI%20TURK%20DILI/sukru_haluk_akalin_eski_anadolu_turkcesi_ki-si_dusmus_birlesik_cumleler.pdf

Hiç yorum yok: