Bâz küştem z`ânci güftem z`anki nist
Der-suhan ma`ni vü der-ma`ni sühan
Şimdiye kadar söylediğim sözlerden vazgeçtim. Çünkü kalpte parlayan ince manaları anlatmaya yeteri kadar söz bulmak mümkün olmadığı gibi, o maksatla söylenen sözlerde de mânâ yoktur
Güftem gemi tu darem,güfta gemet serâyed güftem ki mahe men şo,güfta eger berâyed
”Senin özlemim var,dedim , ozlemin yok olsun,dedi benim Ay’im ol! dedim , eğer çikarsa dedi ”
Çü bişnevi suhan-ı ehl-i dil megû ki hata est
Suhan-şinâs ne-dân dil-berâ hatâ incâ est
Gönül ehlinin sözünü işitince bu yanlıştır deme;
Sen sözden anlamıyorsun hata burda.
sadi şirazi
Ya Rab medet et ki derd-mendim
Âşufte vü zâr ü müstemendim
Ez-feyz-i hüner haber ne-dârem
Cüz bî-hünerî hüner ne-dârem
Allâhım, dertliyim inlerim Hâcetim yâr meded eyle!
Hüner bereketinden habersizim. Hünersizlikten başka hünerim yoktur.(*)
(*) Bu Hazret-i İzzetden hamd ile istidâ-yı metalibdir ve âsâr-ı şükr ile istitâr-ı meâyibdir.
leyla vü mecnun
Esbâb-ı sühan neşât u nâzest
Zîn her dû sühan bahâne-sâzest
Meydân-ı sühan ferâh bâyed
Tâ tab`der û hüner nümâyed
Dergermî-i rîk ü sahtî-i kûh
Tâ çend sühan reved be-enbûh
Söze sebep olan şeyler: neş’e ve nazdır. Her ikisinden de maksad, yapabilmektir. Söz meydanı geniş olmalıdır, İnsan tabiatı orda hüner gösterebilsin diye. Dağın sertliğinden, kumun sıcaklığından halka kadar bir kaç söz gidebilsin diye! (*)
(*) Fuzuli’nin Leyla Ve Mecnun mesnevisinden farsça beyitler. “Bu sebeb-i nazm-ı kitâbdır ve bâis-i irtikâb-ı azâbdır” bölümünde Fuzûli, kitabı yazma sebebini anlatırken, Nizâmî’nin bu beyitlerini aktarmış.
اكر پند خردمندان ز جان و دل نياموزى
جهان آن پند بتلخى بياموزد ترا روزى
Eğer pend-i hıred-mendân zi cân u dil neyâmûzî
Cihân ân pend be-telhî beyâmûzed turâ rûzî
Eğer akıl sahiplerinin öğütlerini can u gönülden dinlemezsen
Cihan, o öğüdü sana bir gün acıyla öğretir
sadi şirazi
http://farisii.wordpress.com/category/sadi-siraziden/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder